orta doğuMart ayı anketimizde Orta Doğu’da yaşanan sorunların kaynağın nedir sorusunu ankete sunduk. 19. yy’nın ortalarında Amerika’nın Pensilvanya eyaletinde endüstriyel üretimine başlanmasıyla modern petrol endüstrisinin başlaması sonrası, bu kara sıvının hikmetlerini kısa sürede farkeden batı milletleri ilgilerini o dönem büyük kısmı Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde yer alan ve bugünkü bilinen miktara kıyasla çok azı bilinmesine karşı o günün şartlarında büyük bir kaynak ihtiva eden Arap yarımadasına çevirdi. 1. Dünya savaşı sonrası çöken imparatorluk ile birlikte Orta Doğu sınırları da bu kaynağın da büyük etkisiyle şekillendi. Orta Doğu’ya batının ilgisinin arttığı bu dönemden beri bölgeye hep savaş hakim oldu. Orta Doğu aynı zamanda iki büyük kıta arasındaki geçiş noktası olduğu için her daim jeostratejik önem arz etti ve arz etmeye devam etmekte.

Anketimize katılan 1300’ü aşkın katılımcıdan %33’ü sorunların stratejik kaynaklı olduğunu düşünürken, %32’si en önemli nedenin ekonomik olduğunu belirtti. Bu görüşleri %16’lık Dini ve %14’lük Politik nedenlerin izlediği görüşü hakim. %5’lik kısım ise daha farklı bir sorun olduğu yönünde oy kullandı.

Türkiye’yi yakından ilgilendirdiği süphesiz olan bu konudaki anketimizde katılımcılarımızın kullandıkları tam oy oranları ve yüzdeleri ise şu şekilde:

Dış Politika Anketi
Orta doğu’da sorunların kaynağı?
Cevap
Grafik
%
Oy
Dini Dini : 16.13% 16.13% 210
Ekonomik Ekonomik : 31.95% 31.95% 416
Politik Politik : 14.90% 14.90% 194
Stratejik Stratejik : 32.57% 32.57% 424
Diğer Diğer : 4.45% 4.45% 58
Total   100% 1302
Anketi düzenleyen : Gazeteler.tv

Editör görüşü; sorunun insani boyutunu ele almayan, bölge ülkelerinin geri kalmışlığından istifade ederek onları ülke halklarının kendi çıkarları doğrultusunda şekillendirmeye çalışan küresel politikalarla çözüme ulaşılmasının mümkün olmadığı, bölgede tarihsel, dini ve geleneksel bağları olan güçlü bir Türkiye’nin olumlu rolünün kaçınılmaz olduğu yönünde.

Nisan ayı anketimizde iç politikaya dönüyor ve bu ayın sıcak gündem maddesi olan 301. maddenin değiştirilmesi yasa teklifi konusunda kullanıcılarımızın görüşlerini alıyoruz.

301. Madde:

“Türklügü, cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni alenen asagilayan kisi, 6 aydan 3 yila kadar hapis cezasi ile cezalandirilir. Türkiye Cumhuriyeti hükûmetini, devletin yargi organlarini, askerî veya emniyet teskilatini alenen asagilayan kisi, 6 aydan 2 yila kadar hapis cezasi ile cezalandirilir. Türklügü asagilamanin yabanci bir ülkede bir Türk vatandasi tarafindan islenmesi halinde, verilecek ceza üçte bir oraninda artirilir. Elestiri amaciyla yapilan düsünce açiklamalari suç olusturmaz.

Ankete katılmak için gazeteler.tv anasayfasında, sol kolon alt bölümde yer alan ankette oy vermeniz yeterli. Anket 1 Mayıs’ta sona erecek, sonuçlar Mayıs ayının ilk haftasında yine blog içinde değerlendirilecektir.